Yaşa Ya Da Öl
Yaşa ya da Öl kitabıyla 1967’de Pulitzer Ödülü’ne değer görülen Anne Sexton, 20. yüzyıl Amerikan şiirindeki gizdökümcü akımın en önemli temsilcilerindendir. Sexton’ın şiiri depresyon, psikoz, intihar, ruhsal travmalar, kürtaj gibi o zamana kadar tabu sayılan temaları “kadın cephesinden” gören cesur yönelimiyle çağdaşları arasında farklı bir yer edinmiştir. Sexton’ın sıklıkla kullandığı metaforik dil onun şiirini doğrudan kişisel deneyimlerin aktarıldığı bir anılar tutanağı olmaktan çıkarır. Gündelik dilin dolaysızlığını kişisel imge dünyasının çok katmanlı karmaşasıyla birleştiren bu şiirlerde dinsel kıssalar, mitolojik konu ve kahramanlar çağdaş kadının ataerkil baskı aygıtları karşısındaki güncel direniş ve yenilgi deneyimleriyle harmanlanarak kendine özgü bir travmatik söylem düzeni içinde işlenmiştir. Yaşa ya da Öl’ü edebiyat tarihindeki hak ettiği seçkin noktaya taşıyan unsurlardan biri de yaklaşan bir intiharı yarattığı dehşeti dışlamadan okura çok önceden duyurmasıdır.
ANNE SEXTON
Anne Sexton 9 Kasım 1928’de ABD’de Newton, Massachusetts’ta doğdu. Çocukluk ve ergenlik yılları anne ve babasının kişilik ve alkol bağımlılığı sorunlarının kuşattığı gergin bir ortamda geçti. Dönemin orta sınıf genç Amerikan kadını için öngördüğü yaşam tarzıyla uyum sağlayamayan Sexton, ruhsal gelgitlerinin yarattığı dağınıklık ve odaklanma sorunları sonucunda gönderildiği yatılı okulda şiir yazmaya ve tiyatroya başladı. Üniversiteye girdiği yıl Alfred Kayo Sexton ile evlendi. 1953’te modellik yaptığı dönemde ilk kızını doğurdu; eşi Kore’de askerdi ve Sexton psikiyatrik terapiye başlamıştı. Ertesi yıl, çocukluğundan beri yaşamında çok önemli rolü olan halasının ölümü üzerine depresyona girdi. İkinci kızını doğurduktan kısa süre sonra yeniden terapiye başladı. Durumunun kötüleştiği bu dönemde ilk intihar denemeleri üst üste geldi. Bu sırada terapisti onu şiir yazması konusunda yüreklendirerek destekledi. 1957’de Robert Lowell’ın Boston Üniversitesi’ndeki atölye çalışmalarına katılmasıyla birlikte şiir, hayatının merkezi haline geldi. Bu dönemde, şiirleri Harper’s Magazine ve The New Yorker gibi dergilerde yayımlandı. Gizdökümcü şiirin henüz genel kabul görmediği bu dönemde eleştirilere uğrasa da 1960’ta yayımlanan ve ruhsal bunalımlarını konu edindiği ilk kitabı To Bedlam and Part Way Back büyük beğeni topladı. İkinci kitabı All My Pretty Ones 1962’de yayımlandı. 1966’da yayımlanan Live or Die ile Pulitzer Ödülü’nü ve Shelley Memorial Ödülü’nü kazandı. Yazınsal performansındaki bu başarılara rağmen alkol bağımlılığının eşlik ettiği kronik depresyon özel yaşamındaki sorunlarla baş etmesini zorlaştırıyordu. Buna rağmen, Sexton şiirlerinde yansıttığı ayrıksı dünyanın okur nezdinde yarattığı güçlü etkiyle parıltılı bir figür olmaya devam etti. 1969’da Love Poems yayımlandı. Aynı yıl, Mercy Street adlı oyunuyla Guggenheim Foundation Ödülü’nü aldı. Yine bu yıllarda şiir okumalarında kendisine eşlik eden Anne Sexton and Her Kind adlı bir müzik grubu kurdu. 1971’de Grimm kardeşlerin on yedi peri masalının eleştirel bakış açısıyla yeniden yazımlarından oluşan Transformations, 1972’de The Book of Folly yayımlandı. 1973’te Kayo’dan boşanmak için başvuruda bulundu. Yalnızlık, duygusal karmaşalar, depresyon, alkol ve müsekkin bağımlılığı ve birliktelik tercihlerine bağlı yıpratıcı gelişmeler Sexton’ın ruhsal durumunu iyice ağırlaştırmıştı. The Death Notebooks adlı kitabının yayımlanması ertesinde 1974 yılının 4 Ekim günü, garajdaki arabasına binerek gazı açtı ve kendini ölümün kollarına bıraktı.
- Açıklama
Yaşa ya da Öl kitabıyla 1967’de Pulitzer Ödülü’ne değer görülen Anne Sexton, 20. yüzyıl Amerikan şiirindeki gizdökümcü akımın en önemli temsilcilerindendir. Sexton’ın şiiri depresyon, psikoz, intihar, ruhsal travmalar, kürtaj gibi o zamana kadar tabu sayılan temaları “kadın cephesinden” gören cesur yönelimiyle çağdaşları arasında farklı bir yer edinmiştir. Sexton’ın sıklıkla kullandığı metaforik dil onun şiirini doğrudan kişisel deneyimlerin aktarıldığı bir anılar tutanağı olmaktan çıkarır. Gündelik dilin dolaysızlığını kişisel imge dünyasının çok katmanlı karmaşasıyla birleştiren bu şiirlerde dinsel kıssalar, mitolojik konu ve kahramanlar çağdaş kadının ataerkil baskı aygıtları karşısındaki güncel direniş ve yenilgi deneyimleriyle harmanlanarak kendine özgü bir travmatik söylem düzeni içinde işlenmiştir. Yaşa ya da Öl’ü edebiyat tarihindeki hak ettiği seçkin noktaya taşıyan unsurlardan biri de yaklaşan bir intiharı yarattığı dehşeti dışlamadan okura çok önceden duyurmasıdır.
ANNE SEXTON
Anne Sexton 9 Kasım 1928’de ABD’de Newton, Massachusetts’ta doğdu. Çocukluk ve ergenlik yılları anne ve babasının kişilik ve alkol bağımlılığı sorunlarının kuşattığı gergin bir ortamda geçti. Dönemin orta sınıf genç Amerikan kadını için öngördüğü yaşam tarzıyla uyum sağlayamayan Sexton, ruhsal gelgitlerinin yarattığı dağınıklık ve odaklanma sorunları sonucunda gönderildiği yatılı okulda şiir yazmaya ve tiyatroya başladı. Üniversiteye girdiği yıl Alfred Kayo Sexton ile evlendi. 1953’te modellik yaptığı dönemde ilk kızını doğurdu; eşi Kore’de askerdi ve Sexton psikiyatrik terapiye başlamıştı. Ertesi yıl, çocukluğundan beri yaşamında çok önemli rolü olan halasının ölümü üzerine depresyona girdi. İkinci kızını doğurduktan kısa süre sonra yeniden terapiye başladı. Durumunun kötüleştiği bu dönemde ilk intihar denemeleri üst üste geldi. Bu sırada terapisti onu şiir yazması konusunda yüreklendirerek destekledi. 1957’de Robert Lowell’ın Boston Üniversitesi’ndeki atölye çalışmalarına katılmasıyla birlikte şiir, hayatının merkezi haline geldi. Bu dönemde, şiirleri Harper’s Magazine ve The New Yorker gibi dergilerde yayımlandı. Gizdökümcü şiirin henüz genel kabul görmediği bu dönemde eleştirilere uğrasa da 1960’ta yayımlanan ve ruhsal bunalımlarını konu edindiği ilk kitabı To Bedlam and Part Way Back büyük beğeni topladı. İkinci kitabı All My Pretty Ones 1962’de yayımlandı. 1966’da yayımlanan Live or Die ile Pulitzer Ödülü’nü ve Shelley Memorial Ödülü’nü kazandı. Yazınsal performansındaki bu başarılara rağmen alkol bağımlılığının eşlik ettiği kronik depresyon özel yaşamındaki sorunlarla baş etmesini zorlaştırıyordu. Buna rağmen, Sexton şiirlerinde yansıttığı ayrıksı dünyanın okur nezdinde yarattığı güçlü etkiyle parıltılı bir figür olmaya devam etti. 1969’da Love Poems yayımlandı. Aynı yıl, Mercy Street adlı oyunuyla Guggenheim Foundation Ödülü’nü aldı. Yine bu yıllarda şiir okumalarında kendisine eşlik eden Anne Sexton and Her Kind adlı bir müzik grubu kurdu. 1971’de Grimm kardeşlerin on yedi peri masalının eleştirel bakış açısıyla yeniden yazımlarından oluşan Transformations, 1972’de The Book of Folly yayımlandı. 1973’te Kayo’dan boşanmak için başvuruda bulundu. Yalnızlık, duygusal karmaşalar, depresyon, alkol ve müsekkin bağımlılığı ve birliktelik tercihlerine bağlı yıpratıcı gelişmeler Sexton’ın ruhsal durumunu iyice ağırlaştırmıştı. The Death Notebooks adlı kitabının yayımlanması ertesinde 1974 yılının 4 Ekim günü, garajdaki arabasına binerek gazı açtı ve kendini ölümün kollarına bıraktı.
Stok Kodu:9786053145578Boyut:12,5 x 21 cmSayfa Sayısı:144Basım Yeri:İstanbulBaskı:2Çeviren:Arzu GöncüKapak Türü:235 gr. BristolKağıt Türü:55 gr. Kitap KağıdıDili:TürkçeOrijinal Adı:Live or Die
- Taksit Seçenekleri
- Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel Toplam328,7686,27615,1891,08910,6695,91128,39100,72
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.