Kurbağa AdasıBir İstanbul Distopyası
Hayatın, elimizi tuttuğu ilk günden son güne kadar yanımızda olduğunu fark etmeyiz çoğu zaman. O bizim, ağrımadığı sürece kıymetini bilmediğimiz uzvumuz, ayrıldığımızda ardından ağladığımız sevgilimiz, doya doya sarılmadığımız için pişman olduğumuz anne babamız… Peki, onun elimizi bırakacağını hissettiğimiz zaman ne yapacağız?
Kurbağa Adası, adım adım yaklaşan bir felaketin ve bu felaketin tam ortasında kalan bir ailenin romanı. Selim Erdoğan, yarattığı atmosfer ve kanlı canlı karakterlerle ne kadar mahir bir yazar olduğunu gösteriyor bu romanında. Büyük İstanbul Depremi'nin çoktan yaşandığı, sıcaklıkların dayanılamayacak derecelere ulaştığı, kum fırtınalarının şehri mütemadiyen kamçıladığı ve demografik yapının bütünüyle değiştiği bir gelecekte geçen baş döndürücü bir İstanbul distopyası.
“Neden inatla dünyanın sonunun gelmesini bekliyorsunuz? Yani sen ve senin gibiler! Sanki bunu istiyorsunuz. Bir şey olsa da aldığınız pahalı oyuncakları kullansanız. Elektrik olmasa da nükleer tencereni çalıştırsan! Birileri evini yağmalamaya kalksa da lazer topunu onlara çevirsen! Güvenlik robotun şok tabancasını ateşlese! Haberleşme uyduları yansa da uzun mesafe telsizlerini kullanmak için fırsat olsa. Neden? Dünyanın kötüye gittiği falan yok. Yatakta ölme düşüncesini sıkıcı bulduğunuz için göktaşı felaketi peşinde koşuyorsunuz. Belki de ölürken herkesin sizinle gelmesini istiyorsunuz. Arkada canlı ve eğlenen bir dünya kalmasın.”
- Açıklama
Hayatın, elimizi tuttuğu ilk günden son güne kadar yanımızda olduğunu fark etmeyiz çoğu zaman. O bizim, ağrımadığı sürece kıymetini bilmediğimiz uzvumuz, ayrıldığımızda ardından ağladığımız sevgilimiz, doya doya sarılmadığımız için pişman olduğumuz anne babamız… Peki, onun elimizi bırakacağını hissettiğimiz zaman ne yapacağız?
Kurbağa Adası, adım adım yaklaşan bir felaketin ve bu felaketin tam ortasında kalan bir ailenin romanı. Selim Erdoğan, yarattığı atmosfer ve kanlı canlı karakterlerle ne kadar mahir bir yazar olduğunu gösteriyor bu romanında. Büyük İstanbul Depremi'nin çoktan yaşandığı, sıcaklıkların dayanılamayacak derecelere ulaştığı, kum fırtınalarının şehri mütemadiyen kamçıladığı ve demografik yapının bütünüyle değiştiği bir gelecekte geçen baş döndürücü bir İstanbul distopyası.
“Neden inatla dünyanın sonunun gelmesini bekliyorsunuz? Yani sen ve senin gibiler! Sanki bunu istiyorsunuz. Bir şey olsa da aldığınız pahalı oyuncakları kullansanız. Elektrik olmasa da nükleer tencereni çalıştırsan! Birileri evini yağmalamaya kalksa da lazer topunu onlara çevirsen! Güvenlik robotun şok tabancasını ateşlese! Haberleşme uyduları yansa da uzun mesafe telsizlerini kullanmak için fırsat olsa. Neden? Dünyanın kötüye gittiği falan yok. Yatakta ölme düşüncesini sıkıcı bulduğunuz için göktaşı felaketi peşinde koşuyorsunuz. Belki de ölürken herkesin sizinle gelmesini istiyorsunuz. Arkada canlı ve eğlenen bir dünya kalmasın.”
Stok Kodu:9786057762337Boyut:13.50x21.00Sayfa Sayısı:312Basım Yeri:İstanbulBaskı:1Basım Tarihi:2019-10Kapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:Kitap KağıdıDili:Türkçe
- Taksit Seçenekleri
- Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel Toplam349,79149,36626,28157,70918,45166,051214,53174,38
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
290,00TL 211,70TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
180,00TL 108,00TL
-
-
-
200,00TL 140,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
300,00TL 219,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
150,00TL 105,00TLStokta yok
-
-
-
-
350,00TL 245,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
350,00TL 245,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
200,00TL 140,00TL
-
-
-
-
240,00TL 151,20TL
-
-
-
-
-
-
-
320,00TL 201,60TL
-
-
-
-
-
-
250,00TL 175,00TLStokta yok
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
320,00TL 201,60TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-